DÜDÜK
Oyun Kökeni: Düdük, Türkiye kökenli bir oyundur.
Oyunun Bilinen Diğer İsimleri:
Oyunun Oynadığı Yer: Kapalı Alan
Oyun Türü: Oda Oyunu
Katılımcı Sayısı: Grup Oyunu (En az 8 kişi ile oynanır)
Amaç: Oyundan tüm oyuncuların ve seyredenlerin eğlenmiş ve mutlu bir şekilde ayrılmış olması.
Terimler:
Oyun Malzemeleri (Gereç, materyal): 1 adet Düdük.
Kurallar: Bu oyun erkekler (yetişkin) tarafından oynanmaktadır.
Oyuna İlişkin Genel Kurallar:
– Düdük oyunu en az 8 kişi ile oynanmaktadır.
– Oyun ne kadar kalabalık oyuncu ile oynanırsa o kadar keyifli ve eğlenceli olur.
Düdük oyunu kazanımları:
- Akıl Yürütme Becerileri
- Algılama Becerisi
- Bağlamsal Düşünme
- Başarıyı Tebrik
- Bir Hareketi Sürdürme (Psikomotor Beceriler)
- Büyük Kas Gelişimi (Fiziksel Beceriler)
- Çeviklik
- Dayanışma (Duyuşsal Beceriler)
- Denge (Psikomotor Beceriler)
- Diğer Oyuncuların Duygularını Anlama
- Dikkat ve Konsantrasyon
- Dikkati Yoğunlaştırmak (Bilişsel Beceriler)
- Düşünme Becerileri
- Empati Kurma
- Eş Güdüm (Koordinasyon)
- Gelişim Desteği
- Hareketleri Hızlandırmak
- Hızlı Düşünme
- İletişim Becerileri
- İletişim ve Sosyalleşme (Sosyal ve Dil Becerileri)
- İnce Kas Becerileri (Psikomotor)
- İnce Motor Becerileri
- İşitsel Zekâ
- Karar Verme (Bilişsel Beceriler)
- Konsantrasyon (Bilişsel Beceriler)
- Kurallara Uyma (Duyuşsal Beceriler)
- Mantık Yürütme
- Odaklanma
- Otokontrol
- Oyuncuların Birbirleriyle Etkileşim Kurması
- Öz Güven (Duyuşsal Beceriler)
- Paylaşım
- Sabır
- Sıralı Düşünme
- Tepki Hızı (Psikomotor Beceriler) Gelişimi Destekleme
Oyunun Oynanışı
֍ Düğün için başka köylerden gelen davetlilerin delikanlıları, kına gecesinden sonra konaklamak için bir evde toplanırlar.
֍ Burada kendi aralarında sabaha kadar sohbet ederler, saz çalarlar ve oyun oynarlar.
֍ Gençler, bu oyunu bilmeyen birini bir bahaneyle yanlarına çağırırlar.
֍ Onunla biraz sohbet ettikten sonra hep beraber bir oyun oynayacaklarını ve onun da kendilerine katılmalarını isterler.
֍ Gençler kendi aralarından birini seçerler.
֍ O kişide daha önceden ne yapacağını bildiği için ortaya geçer, dizlerinin üzerine çömelir, üzerine bir palto giyer ve yüzünü yere koyduğu ellerinin arasına alır.
֍ Bu haldeyken kimseyi görmemesi gerekir.
֍ Ortadaki genç artık ebe olmuştur.
֍ Diğer gençler çevresinde çember oluşturacak şekilde dizlerinin üzerine otururlar.
֍ Birinin elinde ipe bağlanmış bir düdük bulunur.
֍ Düdüğü biri ebenin arkasından üfler, ebenin çevresinde oluşturulan çemberde oturan ve oyunu bilmeyen gencin eline tutuştururlar.
֍ Ebe bulunduğu vaziyetten doğrulur ve düdüğü oyunu bilmeyen gencin elinde bulur.
֍ Düdük ebe tarafından kimin elinde bulunmuş ise onun ortaya geçmesi gerekir.
֍ Oyunu bilmeyen genç ebenin yerini alır ve onda aynı şekilde giydirirler.
֍ Yeni ebe dizleri üzerinde oturduktan sonra ipe bağlanmış düdük ebenin haberi olmadan ebenin paltosuna çengelli iğneyle tutturulur.
֍ Ebenin arkasında hangi genç varsa düdüğü fazla çekmeden üfler.
֍ Düdük sesi üzerine ebe doğrulur ve sesin geldiği yere bakar fakat kimsenin elinde düdüğü göremez.
֍ Düdüğü bulamadığı için tekrar olduğu yere kapanması gerekir.
֍ Bu sefer diğer taraftaki kişi ebenin arkasından üfler.
֍ Ebe, sesi duyduktan sonra tekrar bakar ama kimseyi göremez.
֍ Çünkü ebe döndükçe düdükle ötmektedir.
֍ Böylece toplulukta herkes bu işe gülü güle bir kalır.
֍ Tabii bu şekilde ebe düdüğün kimde olduğunu bilemez ve çevresinde oturan gençler ebeyi iyice yoruncaya kadar devam eder.
© Oyun Kütüphanesi, 2020.
Her haklı saklıdır.
